Yeni bölümümüzde çocuklarını aşılatmayan ebeveynlerin sıklıkla kullandığı argümanları kaz tüyüyle gıdıklıyoruz. Bilim Kazanı, Yalansavar‘dan Tıp Doktoru Işıl Arıcan’ı konuk aldığı 33. bölümünde aşı dosyasını ülkeler ve şirketlerüstü bagımsız kaynaklardan faydalanarak masaya yatırıyor, aşı karşıtlarının fikirlerini bir nebze gözden geçirmeleri için duygu tacirlerinin asılsız iddialarını ters yüz ediyor.
Bundan neredeyse 20 sene önce, Andrew Wakefield isimli bir doktorun Lancet dergisinde bastığı bir akademik çalışma, karma aşının otizme sebep olduğunu iddia etti. Bu çalışmanın diğer bağımsız çalışmalarla tekrarlanamaması, incelenen grubun sadece 12 çocuktan ibaret olması, bulguların bir kısmının uydurulmuş olması ve diğer etik problemler sebebiyle dergi makaleyi geri çekti. Andrew Wakefield’in doktorluk lisansı elinden alındı (kendisi aynı zamanda yeni bir karma aşı patentine başvurmuştu, ve anlaşılan bu makalesi aslında kendi aşısını geçerli kılmak için tasarlanmıştı).Bilim dünyası Andrew Wakefield’in iddialarını çürütmüş olsa da, başlatılan korku kampanyaları ve kıyamet tamtamları, belki de halk sağlığı konusunda günümüze kadar yapılmış en etkili hamle olan çocuk aşılarını karalamakta gecikmedi. Bugün, bu korku kampanyalarının ulaştığı birbirinden bağımsız ve eşit derecede endişeli ebeveyn grupları, çocuklarını aşılatmayı reddediyor. Kökünü kazıdığımızı düşündüğümüz çocuk felci, kızamık ve boğmaca gibi hastalıklar, geri dönüşe geçiyor. Anti-aşı modasından en çok zarar görenlerse, farklı sebeplerden dolayı aşılanamayan, veya bağışıklık sistemi güçlü olmadığı için aşıdan faydalanamayan çocuklar.
Aşılar gerçekten otizm yaratıyor mu? Çocuğunuzu aşılatmamak sadece sizi etkileyen bir seçim mi? Aşıların içinde vücudunuz için zararlı kimyasallar var mı? Bütün bu soruların cevabının HAYIR olduğunu henüz duymadıysanız bir de bizden dinleyin. Bilim Kazanı, aşı karşıtlarının ensesinde boza pişirmek için kaynıyor! Türkiye’nin en sevilen jönü İlker ve süperstar Aysu’dan aşı şarkısını, Türkiye’nin en sevilen doktoru Işıl Arıcan’dan da aşı dosyasını dinlemek için tıklayın!
Kazana bas, porsiyonu indir!
Orphan, fast track, breakthrough therapy, QIDP designation’ları da FDA tarafından atanan diğer bazı mevzuat kestirmeleri. Saygılar sevgiler…
Dolu dolu bir bölüm olmuş, teşekkürler. Fakat, keşke grip aşısı gibi tartışmaların özellikle bizim ülkemizde gırla yürüdüğü bir konuya da 1-2 satır yer verilseydi. Kamuoyunda bu konuda çok ciddi yanılgılar var. Malumunuz her gün “televizyon doktorları” sayesinde insanların beyni laçkaya döndürülüyor.
Bu güzel paylaşımların aynı hızda ve kailtede devamını bekliyoruz, iyi günler. 🙂
Özellikle giriş kısmına bayıldım, yine formdasınız :)) Teşekkürler paylaşım için.
Bakterilere karsi asi gelistiriliyor mu? Yoksa antibiyotik mi uretiliyor onlar icin sadece?Bakterilerin de antijenleri var mi? Asi yoluyla antijen aliyoruz, antikor uretiyoruz, bu protein bir yerde saklaniyor mu tekrar uretilmek uzere? Yoksa bu proteini nasil sentezleyecegimizin kodunu mu aliyoruz? Cok sacma olacak ama, o zaman DNA’miza yeni bir kod mu ekleniyor? Diger proteinler gibi DNA>>RNA>>protein seklinde mi uretiliyor bu antikorlar? Son olarak, anladigim kadariyla mesela yeni bir grip virusu vucuduma girdi ve ben de bu virusun antijeni yok. Benim belirli miktar hucrem enfekte olduktan sonra ayni asi surecinde oldugu gibi, antijenle tanistiktan sonra antikor uretmeye basliyorum. Ama virus yeteri kadar “kuvvetliyse” ben antikor uretsem bile kontrol altina alamiyorum ya da antikor uretemiyorum bile mi? 🙂 cok fazla sordum kusura bakmayin
Merhaba, sorularınızı kısaca cevaplamaya çalışayım:
-Bakterilere karşı aşı geliştiriliyor mu?
Evet bakterilere karşı da aşı geliştiriliyor. Mesela verem, difteri, boğmaca, zatürre gibi hastalıklar bakteriyel hastalıklardır. Bunların da aşıları var. Programda ağız alışkanlığı ile virüs kullanmışız, çünkü sizin de yorumda belirttiğiniz gibi bakteriyel hastalıklar antibiyotikle tedavi edilebildiği için yeni geliştirilen aşıların çoğu viral hastalıklara karşı.
– Bakterilerin de antijenleri var mı?
Evet var 🙂 Aslında vücuda yabancı olan tüm moleküllere antijen diyoruz. Vücudumuza giren her tür yabancı bakteri, virüs, polen, molekül antijen olarak adlandırılıyor. Kısaca vücuda giren ve bağışıklık sistemini harekete geçiren her yabancı molekül antijen.
– Aşı yoluyla bu proteinin nasıl sentezleyeceğimizin kodunu mu alıyoruz?
Evet aynen. Bağışıklık sistemi çok karmaşık bir yapıya sahip. Vücuda giren antijenler bağışıklık hücreleri tarafından yüzeylerindeki protein ve diğer molekül şablonu çıkararak tanınıyorlar. Bu şablonlar hafıza görevi göre bağışıklık hücrelerinde saklanıyorlar. Tekrar ayni antijen gelince kullanılarak hemen antikor üretimine başlayabiliyoruz.
-Diger proteinler gibi DNA>>RNA>>protein seklinde mi uretiliyor bu antikorlar?
Evet.
-Ama virus yeteri kadar “kuvvetliyse” ben antikor uretsem bile kontrol altina alamiyorum ya da antikor uretemiyorum bile mi?
Aynen. Antikor yanıtı yeterince hızlı olursa enfeksiyon yayılmadan kontrol altına almak mümkün. Bu da hastalık yapan etken az sayıdayken yüksek antikor üreterek mümkün. Zamanla antikor miktarı artıyor ama hastalık yapan organizmaların da sayısı artıyor. İşte o noktada hızlı olan kazanıyor 🙂 Aşılar bizim bu yarışa çok önde başlamamıza yardım ediyor.
Aşıların yararı kadar zararı da olma ihtimalini göz önünde bulundurmalıyız. Savunma sistemini yanıltabilir. Vücudun savunma sistemi kendi aklı içinde yüksek bir dinamiklik içeriyor. Aşının bilgisi” ölü” bir bilgi! Vücudun evrimsel zekasının savunma yeteneğinin aklını karıştırmamak önemli. Aşı da önemli ama her zaman değil! Olağanüstü hal ile olağan hali karıştırmadan doğru zaman da bunu verebilmeliyiz. Yoksa içimizde ki komandolar eğitimsiz ve yeteneksiz kalır küserler! O zaman yaşamın bir bütünü içinde dengeli beslenmek ve sağlıklı olmanın çizgisini kaçırmama disiplini ile büyük badireler atlatabiliriz! İçimizdeki Tanrısallık tüm her şeyin hesabını bilir, diyelim! Teşekkürler
Yine çok güzel bir program olmuş, teşekkür ederim. Bu programda sanki sesleriniz biraz değişik çıkmış. Girişteki şarkıyı ayrı olarak yüklemeyi düşünüyor musunuz?
Biz tesekkur ederiz! Olur da muzik produktorlerinin kulagina gider, ileride popstar olmamizin onunu keser diye yaymamaya karar verdik. Sadece Bilim Kazani bilip dinleyenlere speşıl.
❤ ❤ 🙂
Eğer gün olur bu yayınları bitirmeye kalkarsanız hepinizi tek tek bulur kaçırır bir odaya kapatır podcast yaptırrım.
❤ ❤ ❤
Selamlar,
Muhabbet arasında TED’in şu videosu aklıma geldi; http://www.ted.com/talks/mark_kendall_demo_a_needle_free_vaccine_patch_that_s_safer_and_way_cheaper
Acaba bu aşılama yöntemi kullanıma başladı mı?
Yunus Bey, Vaxxas’ın Nanopatch teknolojisi şu anda grip ve çocuk felci aşıları için ön-klinik aşamada.
Altug Bey, cok tesekkurler detayli insider information icin! Farmada calisiyorsunuz galiba, belki bir gun sizinle de detayli bir program yapma firsatimiz olur asi gelistirme ve lisanslama konusunda.
Geri bildirim: Aşılar İşe Yarar! | Yalansavar
ay ben daha yeni dinledim, girişiniz beynimi fokur fokur kaynattı, cok guzel olmus.
ah hayatım ❤
Şunu da ekleyeyim yorumlara 🙂 Yeni çıktı üretimden taze taze: http://youtu.be/8ddB_TIUk30
15 senedir ağrı kesici dahil hiçbir ilacı kullanmayan biri olarak körü körüne ilaç ve aşı taraftarı olan insanları garip buluyorum
Merhaba Zuhal Hanim, bolumu dinlediyseniz fark etmis olmaniz gerek; hem sadece Asilar hakkinda konusuyoruz hem de asi karsitlarinin cogunlukla kullandigi otizm ve zararli katki maddeleri argumanlarini spesifik olarak tartisip bilimsel Bir bicimde curutuyoruz. Koru korune Bir durum Yok yani ortada. Maasallah bu arada.
Merhaba Zuhal Hanım, ben de programı dinlemeden körü körüne yorum yapanları garip buluyorum yani programı dinleyip bu yorumu yapmak imkansız gibi bir şey.
Geri bildirim: Bilim Kazanı Podcastleri | Bilim Treni
Çok iyi bir programdı.Programı tamamen dinledim, aşının gerekliliğine de canı yürekten inanarak kendime ve çocuğuma da eksiksiz olarak aşı yaptıran bir insanım.Gerçekten merak ettiğim acaba bu tür olguların evrimsel açıdan bir zararı olabilir mi?Yani acaba insan ırkının bazı hastalıkları yaşayıp genlerinin evrim olması gerekirken doğal seçim sürecinden geçme sürecine etki ediyor olabilir miyiz?Düşününce aslında çok vahşice geldiğinin farkındayım yani doğal seçim için çocuğumdan vazgeçmek istemezdim bir bakıma ancak nasıl feragatlar veriyor olabileceğimiz de kafamı kurcalamıyor değil??Teşekkürler
şarkı muhteşem olmuş ya 🙂 ağzınıza sağlık
Finlandiya da o kadar çocuk yok ki 😀
Geri bildirim: Kanitlar » Aşılar İşe Yarar
Geri bildirim: 2016 yılındayız, 6 yaşındayız! | Yalansavar